5 Eylül 2013 Perşembe

Pembe Gölün Sırrı Ne ?

Senegal'dekiı pembe gölün sırrı ortaya çıktı. Senegal'deki Retba gölü, dünya mirasları arasında yer edinmiş durumda. Tuz üretilen gölün renginin pembe olmasının nedeni ise, içinde yaşayan bakterilerin güneş enerjisi kullanarak kırmızı pigment üretmesi.Yaklaşık bir yılda 24 ton tuzun çıkarılan bu gölde tuz üretimi için sadece insan gücü kullanılıyor. 

Gerçek adı Retba olan, içerisinde bulunan bir siyano bakterilerden dolayı pembe rengine bürünen gölde, bakteri dışında hiçbir canlı yaşamıyor.
Ölü Deniz gibi içerisinde bulunan yoğun tuzdan dolayı, insan vücudunun batmadığı gölde, turistler gölün keyfini çıkarıyor. Gelen turistlere eski model kamyonetlerle etraftaki kum tepeciklerinde çöl safarisinin de yaptırıldığı bölge, Senegal'in önemli turizm merkezlerinden birini oluşturuyor.
Göl aynı zamanda yüzlerce Senegalliye de ekmek kapısı olmuş durumda. Derinliğin en fazla 3 metre olduğu ve insan vücüdunun batmadığı gölden tuz çıkaran insanlar, eski yöntemlerle çıkardıkları tuzu yerel piyasa satarak geçimini sağlıyor.

1 Eylül 2013 Pazar

Yeni 3 Boyutlu Dokunmatik Ekran!

Kullanımı kolay teknolojilerin gelişimi sürüyor. Son örnek, her şekle girebilen ekran! İzlemek ister misin?

ABD Massachusetts Teknoloji Enstitüsü tarafından dokunmatik ve üç boyut özelliğini bir araya getiren bir ekran tasarlandı.
Esnek bir yapıya sahip olan ekranı germek, tutup çekmek ve üzerine baskı uygulamak mümkün.
Tasarlanan yeni ekrana ‘Obake’ ismi verildi.
İsmini Japon efsanesinden alan tasarımın, dokunmatik ekran, smart televizyon ve akıllı telefonlara yepyeni bir boyut kazandırması bekleniyor.

                                                kaynak:http://www.yumurtaliekmek.com

7 Haziran 2013 Cuma

Bugün Günlerden MAHER ZAİN :)


Bugün günlerden MAHER ZAİN di gerçekten :) Maher Zain ,Mecidiyeköy NT mağazasında hayranlarıyla  imza günü için buluştu.Bunların içinde elbette ben ve Maher Zainin  hayranı olan Betül arkadaşımla birlikte bulunuyorduk :) Dün gece arkadaşım burda olacağını haber almış vee final sınavımızı olur olmaz yollara düştük beraber :) İçerisi beklenenin aksine o kadaar kalabalık değildi lakin daha sonra baya gelen olmuştu. o sıkışıklığın arasında en önlere doğru yaklaşabilmiştim tabi..o kadar ayağımıza gelmiş nasıl görmeden gidebilirdim ki :) arkadaşım birde Maher Zain albümünü aldı ve imzalattı.Bende posterini almıştım fakat vakti olmadığı için sadece albüm alanlarınkini imzaladı :(


4 Haziran 2013 Salı

İşte Karıncaların O Muhteşem Mimarisi

Bilim adamları ilginç bir olay için deney yapmışalar..Bu deney "karınca şehri"ni ortaya çıkarmak içindi..Bu deney ise şu şekilde yapıldı;10 tonluk sulu çimentoyu karınca yuvası olan yere 3 günde boşaltıldı ve 1 ay boyunca kurutulması beklendi..Bu bekleyişin ardında karınca yuvası olan bölge titiz bir şekilde kazıldı ve ortaya muazzam manzaralar çıktı..Karıncalara verilen içgüdüyle olsa gerek toprağın altında yeni bir dünya oluşturulmuştu..Tüneller,ana yollar, ara yollar yani resmen bir şehiri andıran mimarlık yapılmıştı..Nesneleri yiyeceklerini en kısa yoldan getirilecek şekilde tüneller sağlanmıştı.. Ne kadar bizlere ilginç gelse de Allah ın mucizelerinden birine şahit olmuş oluyoruz..o küçücük bedenleriyle büyük olaylarda yapılıyor işte..


2 Haziran 2013 Pazar

2013 Türkçe Olimpiyatları

Bu yıl 11.si düzenlenen Türkçe Olimpiyatları'na 140 ülkeden 2 bine yakın öğrenci katılımı olacakmış..ilk yıllarda 17 ülkeden 62 öğrenci katılmışken şimdi bu ülke katılım sayısı 8 katı geçmiş durumda.Ne kadar gurur verici bir tablo gerçekten.. Fotoğraflarım ise geçen seneye ait bir kültür şöleninden..Benimde bu etkinliğe  gitme, onları yakından görme fırsatım oldu.dilimiz,dinimiz, ırkımız farklı olsa da ortak bir noktada kardeşçe birleştirdi bu organizasyon bizleri..onlar türkçe konuşup bir  şeyler anlatırken içim kıpır kıpır oldu heyecanla kardeşlerimizi dinledim.

Bir Milyonluk Soru Görüldü !

Yıllardan beri yayınlanan kim milyoner olmak ister? yarışmasının sonunda bir milyonluk soruya ulaşıldı :) 21 yaşında ki Şeyma ÖZİN adlı yarışmacıya gelen soru ise;

  • Heredot'un yazdığı, Mısır Firavunun dilin kökeni deneyinde, doğunca çobana verilerek kapatılan, o dahil kimseyle konuşturulmayan çocuğun söylediği ilk kelime nedir ?
A) ver  B) anne C)Ekmek D) su

1 Haziran 2013 Cumartesi

Küçük Çaplı El İşlerim :)



Kot pantalonumu kesip biçtim ve bu hale geldi :)Kemer eteğimin kemeri..silikon tabancayla yapıştırdım oynamasın diye.İçinede astar yaptım küçük cep kısmıda var.Birde fermuar aldım diktim ellerimle :)
Benim küçük takı sepetim :) Bu sepeti bildiğimiz kağıt torbalar,çantalar olur ya alışveriş yaptığımızda verirler.Yukardaaki gibi çantadan yaptım :)Birazda kurdale ile süsledim.Ve takı sepetim oluştu :)Ayrıntıları yani nasıl yaptığımı anlatmak isterdim fakat resimlerle anlatabilirdim..Bunu yaparken resim çekmek aklıma gelmedi malesef :( Ama bir daha yaparsam mutlaka çekeceğim sizin için :)

Gelelim kurdale işlemeli havlu modellerimize :)

31 Mayıs 2013 Cuma

Çaresizlik...

Nerden başlasam yazıya ? diye düşünüp duruyorum bilgisayar başında.Aslında o kadar içim dolu ki nefes alamıyor gibiyim şu birkaç gündür..Kelimeler boğazıma diziliyor, dökülemiyorum, olmuyor niyeyse..Şu içimde ki sıkıntıyı ateşi söküp almak istiyorum..Evet çaresizim ...İlk defa elim kolum bağlı yardım edemiyorum..gücüm yetmiyor..
Bir umut  , küçük bir ışık arayan, çaresizlik batağında çırpınan birine o ışığı veremiyorum veremiyoruz..

"ÇARESİZLİK" kelimesi ne çok anlamlarla yüklü aslında..bir çok olayın, yaşanmış acıların son kelimesi , son cümlesidir çaresizlik...
Kimi insanların sevgisini,saygısını ,dostluğunu, kardeşliğini,abiliğini yada ablalığını her ne ise samimiyet dereceleri işte bu zamanda anlaşılır gerçek yüzleri...ya sırtlarını dönüp çekip giderler yada ışık arayan birine umut olmaya ona yardım etmeye çalışırlar.. Ama biz insanlar dönüp gitmeyi tercih ederiz..Kolayımıza gelir, 'aman bize bulaşmasın aman uzak dursun.' deriz.. yargısız infazını keseriz bir an da..Oysa ne çok çevresinde dolaşırlardı,ne çok saygıda bulunur dikkate alırlardı...Ne oldu?

27 Mayıs 2013 Pazartesi

SINAVLAR YAKLAŞINCA :)

Finallerin ,sınavların yaklaştığı şu günlerde hepimizin ortak derdi olsa gerek uykumuz :) Şahsen ben on dakika ders çalışıp sonra gözü yavas yavas kayanlardanım :) Nedenini merak ettim ve biraz araştırdım.
Bildiğimiz bazı sorunlardan dolayı uykumuz ağır basmaktaymış    .Bu sorunlar;

  • Beden olarak yorgun olmamızdan,
  • Önce ki günlerimizde yeterince dinlenememekten,
  • Çalıştığımız ortamın,odanın çok sıcak olması veya havalandırılmamasından dolayı,
  • Ortamın loş olması da bir etken ,
  •  Yada ders çalışırken doğru nefes alma tekniklerini uygula